16 Mayıs 2011 Pazartesi

tüf

içimden sessizce şikayetlenip durduğum bir şey vardı. dışımdan seslice söyleyemediğim bir şey. bir taraftan rahatsız edip duran, bir taraftan engelleyemediğim. benim suçum. mea culpa.

sonra sevgilim bir sabah, bir sabah saat yedi sularında, bir telefonla uyandırdı beni. sevgilim de yanımdaydı, telefon da.

sabaha kadar uyumamış, telefonun gerekli ayarlarını yapmış. bir gözüm görmekte olduğum rüyayı seyretmeye devam ederken diğer gözümle telefona baktım. anlattıklarını dinledim rüyamın müziği eşliğinde. ona baktım.

o telefonla, internete girilebiliyor olması, nezzamandır dertlendiğim derdime de derman oldu. bilgisayara elimi sürmemeye başladım. zaten blogger da kapalıydı o zamanlar. bir-iki mail, mesaj kontrolü gayet tabii el kadar bir cihazla yapılabiliyordu. falan.

24 saatten o kadar çok saat artırdım ki böylelikle. o kadar olur.

işte onun için canım, temkinliyim şimdi ben. bazı an olur gelirim. bazan gelmeyebilirim.