30 Ağustos 2010 Pazartesi

söz

iyi bir insan olmayı hayat amacım olarak görmeye başladığımda bilmiyorum ne kadar ufaktım. gerçekten küçük bir kız çocuğu olmalıyım. aslında isminden, anne babasının ve dedesinin isminden ve belli başlı bir kaç tarihle bir kaç olaydan başka hakkında hiçbir şey bilmediğim peygamberimin bir sözünü duymuştum. direkt iyi insan olmakla alakalı bir söz de değildi aslında. hm.. şöyleydi: "kişi kendisi için istediğini başkaları için de istemedikçe iman etmiş olamaz."

seneler sonra araştırdıkça başka tercümelerini de gördüm. ama içimde hissettirdiği hiç değişmedi. bu bana kalırsa 'iyi insan' olmak demekti.

belki, 'büyüyünce ne olacaksın?' sorusunu başka sorular takip etmesin diye dimdirek kimseye söylemedim bunu. ama bananeydi canım bitip gidecek bir hayatta ister öğretmen olmuşsun ister doktor. insan olmak gerekiyordu en önce. ama 'iyi' insan.

olabildim mi?

doğruya doğru. hayır. henüz olamadım. ama 31 yaşındayım ve bu konu üzerine çalışmaya hiç ara vermedim. 25 seneden fazla zamandır bir konu üzerine çalışanlara bu dünyada uzman diyorlar ve hatta kariyerinde ilerlediğini savunuyorlar.

evet, gerçekten de doğru bir yerden yakalamışım hayatı-mı. ne kadar zor olduğuna bakılırsa ve herhangi bir konuda ilerlenmesiyle karşılaştırılırsa ne demek istediğim anlaşılabilir belki de.
belki de anlaşılamaz.
olabilir.

4 yorum:

seyyarat dedi ki...

Merhaba. Ben de aynı alanda çalışıyorum. Daha az zamandır. Bir de ara ara ümitsizliğe düşüp vazgeçer gibi oluyorum.

Ne yapalım usta?

vedide yalınayak dedi ki...

merhaba seyyarat :) usta diye sana derler.

ümitsizliğe kapılmamak lazım. vazgeçmemek lazım. alternatif bi amaç bulursan ikisini de yapabilirsin aslında. hatta bulursan bana da söyle. bi değerlendireyim kendim için ;)

seyyarat dedi ki...

Bir de mutlu olma amacım vardı. Mutlu mu demeli huzurlu mu emin olamadım gerçi. Onu başardığımı düşünüyordum ki ellerimden kayıp gitti. Sonra da hiçbir şeyi başarabileceğime inanmamaya başladım.

Yine de çok güzel bir amaç. Uğruna mutlu olunabilir.

vedide yalınayak dedi ki...

boyumu fazla aşan laflar etmekten korkarım ama boyum öyle küçük ki ne laf etsem aşıyor neredeyse :)

oradaki 'iyi'nin altı öyle uzun bir liste ile dolu ki seyyarat, bunu en az benim kadar sen de bilebilirsin. o 'iyi'liğe erişilebildiğinde huzurun yanında ilaveten geleceğini düşünüyorum. kusursuz bir huzur söz ettiğim. ara sıra yüzünü gösteren bulutlu gecenin mehtabı gibi değil hani.

senden sonra vazgeçmek ve ümitsizlik üzerine bir miktar düşündüm. pratik bir çözüm geldi aklıma. vazgeçme anlarında ümidi korumak ve ümidin yittiği anlarda vazgeçmemek sanıyorum işi çözebilir.

sadece kelimelerden ibaret arkadaşım, sevgilerimle..