28 Ocak 2008 Pazartesi

bir şeyler..

Muharrem ayı "haram aylar" olarak bilinen dört aydan biridir. Diğer üçü Zilkâde, Zilhicce ve Recep'tir.

Haram olan aylarda savaşmak, kavga etmek yasaklanmıştır.

Muharrem ayının içinde bulunan Aşure günü'nün bir çok özelliği vardır. Muharrem'in 10'una denk gelen aşure gününde Hz. Adem'den beri hep sevinçli olaylar zuhur etmiştir. Bunlardan bazıları: Hazreti Adem'le Hazreti Havva'nın tövbeleri bu günde kabul olmuştur, yine bu günde birbirleriyle hicaz bölgesinde buluşmuşlardır. Hazreti Nuh'un gemisi bu günde tufanın bitimiyle Cudi Dağı'nın tepesinde karaya oturmuştur, Hazreti Yunus bu günde balığın karnından çıkmıştır, Hazreti Musa bu günde Kızıl Deniz'i yarıp Firavun'dan kurtulmuştur, Hazreti Yusuf bu günde kuyudan çıkmıştır, Hazreti İsa bu günde göğe yükseltilmiştir, Hazreti Yakub bu günde Hazreti Yusuf'un gömleğine kavuşmuş ve gözleri açılmıştır.

Allah dilediğini dilediği gibi yapar. Kimse onu sorgulayamaz o istediğini sorgular.

Hicretin 61. yılında o zamana kadar zuhur eden sevinçli hadiselerin aksine müslüman ve mü'min olmuş, iman etmiş, islam olmuş ve özellikle de ihsan mertebesine çıkmış kimseleri üzüntü demenin kâfi gelmeyeceği, kederlere gark eden ciğerleri yakan bir hadise vuku bulmuştur.

Kendisini halife ilan eden namaz kıldığı ve sarhoş olmadan ayık gezdiği görülmemiş Yezid'e biat etmediği ve etmeyeceğini açıkça belirtmesi sebebiyle Yezid ve Yezid'in yandaşı Kûfe Valisi ibni Ziyad'ın planlamasıyla Sinan bin Enes isimli talihsiz bir kişi ve zavallı bir hain tarafından göğsüne oturularak boğazı kesilmek suretiyle 55 yaşında iken, Hazreti Hüseyin(r.a.) şehid edilmiştir.

Bu olayın vuku bulduğu Kerbelâ bazı şiirlerde söylendiği gibi çöl değil, Fırat Nehri'nin içinden aktığı bir yerdir. Ancak Yezid ve adamları tarafından sulara bend çekilmiş Hazreti Hüseyin ve ailesinin bulunduğu taraflara su verilmemiş, dört gün süren muhasara zamanında genç-yaşlı herkes susuzluk çekmiştir. Arif isimli bir zat, yazmış olduğu mersiye'de:
"Ehl-i mahşer dest-i Hayder'den içerken kevseri
Sen susuzukla şehid-i Kerbelâ'sın yâ Hüseyin.."
demiştir.

Hazreti Muhammed'in sallallahu aleyhi vessellem sakalı batacak da incitecek diye öpmeye kıyamadığı, dışarıda oynarken düştüğünü görünce hutbesini yarıda kesip gidip bir yeri acımış mı diye kontrol ettiği, al-i aba ehlinden olan Hazreti Hüseyin muharrem ayı içinde şehid edildiği için bu ayda içi görünen bardaklardan su içmemeye gayret edilir, hatta içilen su azaltılır ve içerken de bu hadise hatırlanır. Yine bu ayda sürur verici (mutluluk verici, sevinçli) cemiyetler tertip edilmez. Tekkelerde sofraya su ve bardak konulmaz. Kıyafetlerde siyah ve kırmızı renkler tercih edilir.

Elbetteki bunlar farz değildir. Muhabbet tezahürünün şekillerinden biridir. Hatırda tutmak ve hatırlatmak için bir "şey"dir.

3 yorum:

M.R.B. dedi ki...

benim bildigim saban ve ramazan haram ay degildir, haram aylar zilkade, zilhicce, muharrem ve recep aylaridir... bunlardan ilk ucu pespese gelir, recep bunlardan ayridir.

vedide yalınayak dedi ki...

evet doğru söylüyorsun. hemen düzeltiyorum.

vedide yalınayak dedi ki...

ayrıca çok teşekkür ederim. beni bu büyük yanlıştan döndürdüğün için :)

eksik olma..