29 Mart 2010 Pazartesi

failin, failin..

'gökyüzünde yalnız gezen yıldızlar, yeryüzünde bir insan ne kadar yalnız olabilirse, üç aşağı beş yukarı o kadar yalnızım.'

televizyon seyretmeye merak saldım. bir kaç gündür, ne var ne yoksa seyrediyorum. kanallar arasında gezinmiyorum, bulduğumu yiyorum.

beyazıt öztürk isimli şahsın yaptığı şov programında garip konuşmalar, gülme krizleri, konusundan uzak konuklarla konuşulan konular arasında bir cümleye rastladım. beyazıt öztürk söyledi.
-ne dedi?
-"ilk önce adam olacaksın ki, sonradan üzerine yapışan sıfatlar bir bir soyulup gittiğinde de adam kalabilesin" dedi.
-e sen bunu bilmiyor muydun?
-biliyordum.
-niye anlattın ki o zaman şimdi?
-cümleler diyorum canımın içi, kat kat manalar barındırır. epiktetos'un da dediği gibi, "bir insanın bildiğini zannettiği bir şeyi öğrenmesi imkansızdır."
-of amma uzattın. yani?
-yanisi bu. biliyorum dediğim her şeyin gölgesinde bir bilmiyorum barındırıyorum. çünkü bilmediğim bir kısmının muhakkak olacağına inanıyorum. her seferinde yeni bir manayla karşılaşma ümidiyle bu basit düzende basit işlerle uğraşıyorum.
-çok sıkıcısın.
-biliyorum.

Hiç yorum yok: