2 Eylül 2007 Pazar

aidiyet

uzak yakın demeden hemen herkes tarafından her an terkedilmeyi bekleyerek yaşamak inanın hiç kolay değildir. kimse senin değildir, sen herkesinsindir. sindir bakalım :) kimsenin bir yere gittiği yoktur ama hep tetikte bekler durursun. bu bekleyiş belki de terkedilmekten bile kötüdür. en yakınların bile arkasını dönüp gidebilirmiş gibi gelir sana hoş uzak olanların gitmesi bu durumda mevzu bahis bile edilmez. ve onlar giderlerken senin nutkun tutulacaktır, gözünü kırpmadan sadece bakacaksındır. dur, diyemezsin. beni bırakamazsın, diyemezsin. ben şuyunum buyunum diyemezsin tabi, dalga mı geçiyorsun.

bu durumda yaşamak tekrar ediyorum biliyorum, gerçekten zordur.

şimdilik bu duruma sebep olan üç hal buldum:

1- herkesi her an terkedebilecek bir cibilliyetsizlikte olmak. kendi yapacağını başkasından beklersin.
2- kimseyi terketmeyeceğini bilirsin yine de herkes tarafından terkedilmeyi beklersin. bu demektir ki, o herkes aşağılıktır senin gözünde, bir sen varsındır sağlam. öyle büyüklenirsin hissettirmeden hissettirmeden.
3- kimse senin kadar aşağılık değildir. kimse terkedilmeyi haketmez. bunun için sen kimseyi terketmezsin. ama sen, tabii ki buna layıksındır. kendinden ayrılacak olsan sen bile seni terkederdin. onlar niye terketmesin ki? bunun için bekler durursun işte...

2 yorum:

hatice dedi ki...

oy oy oyy :/

ayse dedi ki...

kimsenin biryere gittiği yok güzelim, paniğe mahal yok :)